Geçmişte Alaplı ve Ereğli'de yaşamış olan Rum ve Ermeniler



1938 yıllarında Alaplı
Ressam: Aydın YILMAZ
Alapli ve cevresinde uzun zaman Rum ve Ermenilerin yasadigi, hatta Cumhuriyetin ilanina kadar burada oturduklari bilinmektedir. Bu konuda Alapli ve Cevre Incelemeleri kitabinin yazari Ibrahim Oral´a söyle söylemistir.i" Ermeni ve Rumlar cocuklari öldügünde cay kenarlarindaki arazilere gömerlerdi. Büyükleri ise Eregli`de bulunan mezarlikta gömerlerdi." Bölgede oturan müslümanlar da ölülerini Büyük Tekke de bulunan mezarlikta gömmüslerdir.

Yörenin Orhan Gazi zamaninda, XIV yüzyilda planli ve bilinci olarak Türklestirilmege baslandigi bilinmekete. Buna ragmen 1923 mübadelesine kadar Alapli ve Eregli`deki Rum ve Ermeni toplumu hatiri sayilir bir azinlik grubu idi.



Ereğli
Eregli`nin yasli nüfus memuru Ismail Efendi, giderlerken tam 1200 kisi olduklarini animsiyor ve o zaman bölge nufusunun beste birinin Rum oldugunu söylüyor. Bölgenin bütün yaslilari ticaretin Rum ve Ermeni nüfusunun elinde oldugunu kabul ediliyor. Bölgede 1860 ile 1910 arasinda, Rum ve Ermeni nüfusunun da arttigi anlasiliyor. Özellikle Kayseri ve Konya civarindan gelenler bölgenin ticaret hayatinda ön plana gecmis. Bunlardan Boyaciyan Efendi[1] kömür ocagi sahiplerinin önemlilerindendir. Konya`dan geldigi bilinmektedir. Kayseri`den gelmis olan Yuvam Aga[2] ise kerestecilik yapip kücük tahta sanayii (gavata denen ekmek ve su tekneleri) ürünlerini toplayarak diger Anadolu limanlarina, hatta Kuzey Afrika kiyilarina ihrac etmis.


[1] Kaynak : http://www.atam.gov.tr/index.php?Page=DergiIcerik&IcerikNo=576

Öte yandan Millî Mücadele esnasında sayıları tam tesbit edilememekle birlikte Ereğli’de de çoğunluğu maden işletmecisi olan bir hayli Rum bulunuyordu. Nitekim kendisiyle görüştüğümüz, Tevfık Oğuz, “Millî Mücadele yıllarında Ereğli’de azınlıklar var mıydı?” sorumuza, “Burada sadece kahveci bir Ermeni vardı. Onlar da bir iki kişi. Fakat bir hayli Rum vardı.” demektedir91.
Mübeccel Belik Kıray da yaşlı Nüfus Memuru İsmail Efendi’den naklen Ereğli merkezinin nüfusunun beşte birini Rumların oluşturduğunu bildirmektedir.


Yukarıdanberi verdiğimiz azınlıkların demografik durumunu değerlendirdiğimizde; I. Dünya Savaşı başlarından itibaren bölgedeki mevcut varlıklarını Bartın dışında korudukları, hatta Millî Mücadele gibi fevkalâde bir dönemde Zonguldak ve Ereğli’deki nüfuslarını daha da arttırdıkları gözlenmektedir. Demografik durumla ilgili bu gelişmeler, pek tabiidir ki, ekonomik ve sosyal şartlarla yakından ilgilidir. Zira Rumlar maden işletmeciliği yanısıra aynı zamanda yörenin ticaret hayatına da hakim idiler. Kayseri ve Konya dolaylarından gelen Ermeniler de madencilik ve ticarette başarı sağlamışlardı. Konyalı Boyacıyan Efendi, ön planda gelen kömür ocağı sahiplerinden birisiydi. Kayserili Yuvan Ağa ise, Anadolu limanlarına ve Kuzey Afrika’ya ihracat yapacak kadar kerestecilik işini geliştirmişti.

Azınlıkların yörenin ticarî hayatına hakim olduklarını anlamak için sadece, 30 Temmuz 1919 yılında kurulan Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası kurucularına bakmak yeterlidir. Çünkü, odanın ilk kuruluşundaki 9 yönetim kurulu üyesinden sadece iki tanesi Türk’tür. Bunlar da Madenci Maksut ve Bekir Sıtkı Beyler’dir. Odanın diğer yönetim kurulu üyeleri azınlıklardan oluşmaktaydı. Ayrıca bu kuruluşun 1919-1922 yılları arasındaki kayıtlı 280 üyesinden sadece 4o’ı Türk’tü.
[2] Karadeniz Ereğli Belediyesi, 1877 yılında yayınlanan tam adı Vilayet ve Der saadet
Belediye Kanunları olan Belediye Kanunu’na göre 1880 yılında kurulmuştur. İlk
Belediye Başkanı Müftüzade Halil Kaptan’dır.

∎ Müftüzade Halil Kaptan 1880-1888
∎ Ali Bey 1888-1900
Karamanlı Yuvam Ağa 1900-1906